Ha ne anlatıyordum ev arkadaşı yada kalacak bir yer.. Hallettim onu. Alric isminde biriyle tanıştım. Üniversite tanışma gününde. O zamana kadar Hamburg’ta ki bir akrabamda kalıyordum. Alric’le birbirimizi çok iyi tanıdık o da kalacak bir yer arıyormuş. Beraber anlaşarak aylık 300 € luk bir ev tuttuk. 150-150 ortak ödeyecektik. Ben zaten aylık takımdan 700 € alacaktım. Kira,yiyecek,kıyafet,otobüs,faturalar derken aylık garanti 600 € tuttuğunu gördüm. Sadece 100 € bana kalıyordu. Babam aylık 100 € göndereceğini söyledi. 200 € para ile 1 ay geçirecektim. Kesinlikle hayatımın en güzel 3 senesi olacaktı. Umarım futbol bir şekilde okulumu aksatmaz. St. Pauli de bana U19 da giydiğim 19 numara verildi. Hem 19 yaşındaydım hem de 19 numara giyiyordum. Takımda ki durumumdan memnundum 3 maçta bir ilk 11 giyiyordum. Antrenörümüz iyi biriydi. Oyuncularla da çabuk kaynaşmıştım. Ama hayatımın sadece futboldan ibaret olmadığını öğrendim ta ki onu görene kadar… İsmi Margid’ti. Renkli gözlü uzun saçlı güzel bir kızdı. Hemen hemen her gün onu görüyordum. Onunda beni fark ettiğini düşünüyordum. Ama bir türlü onunla konuşma cesareti yakalayamadım. Futbolcu olduğumu bilmiyordu sanırım. Neyse ilerde onunla kesinlikle konuşacağım ama ne zaman bilmiyorum. Asıl sorun Dynamo Dresden – St. Pauli maçıydı. Rald ile karşı karşıya oynayabilirdik ve öyle oldu. İkimizde maça ilk 11’de başladık. O defansif ben ofansif oynadığım için onunla direk aynı alan içerisinde oynuyorduk.
Oyuna başlamadan önce eskisi gibi n’aber dostum gibisinden klasik selamlaşmamızı yaptı. Ama nasıl desem Rald eski Rald değildi. Üniversiteye gitmiyormuş bu beni çok şaşırtmıştı. Çünkü Rald lisedeyken okulun en başarılı sayılı öğrencilerindendi. Yıllık 20.000 € alıyormuş. Prim olarak 1.000 € vereceklermiş. Takımda 6 numarayı almış. U19 milli takımında da 6 numara giyiyor. İşte maaşını,sırt numarasını,üniversiteye gitmemesinden bahsettiğinde onu çok kıskanmıştım. Benim okulu bu halde bitirmem bile çok zorken Rald aylık 1.500 € dan fazla kazanıyordu. Yani benim maaşımın iki katından fazla. Mücadelede her ihtimalde bana izin vermedi. Maç 0-0 sona erdi. Soyunma odalarına dönerken beni ara görüşelim dedi. Bende olur diyerek onayladım. Ama sanırım onu aramayacağım. Yeni dostum resmen Alric olmuştu. Geçenlerde ona Margid’ten bahsettim. Hemen konuşmalısın diye kafamı bi hayli karıştırdı. Ha unutuyorum kızın adını nerden bulduğumu söylemeyi. Köşeden bir yerden izlerken başka bir kız arkadaşı hadi Margid gelmiyor musun diye seslenmişti. Ordan biliyorum. Profesyonel futbolcu olduğumu tüm okul öğrenmişti sanki. Arada maçlar nasıl gidiyor diye takılan çocuklar olurdu. Mutlu olurdum onlardan böyle muhabbetler duyunca. Kendimi toparladım ve gidip Margid’le konuşmaya karar verdim. Meğerse Margid’in sevgilisi Hamburger SV takımından 21 yaşında sol bek oyuncusu Eward’mış. Eward U21 takımında oynuyor. Hem Hamburg takımda hem de U21 takımında 2 numara giyiyor. Yıllık 500.000 € kazancı var. Zengin ve karizmatik. Bu Eward beni tanıyormuş.
Sürekli Margid’i kestiğimi görüyormuş. Tam kendimi toparlayıp ona doğru ilerlerken önüme doğruldu. Ne pislik herif çıktın aylardır sevgilimi kesiyorsun pis herif diye küfürler yağdırdı ve beni ittirdi. Herkes o an bize doğru yöneldi ve izlemeye başladı. Utanarak söylüyorum ama Margid dahil…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder